İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya Selçuk Üniversitesi Akademik Yıl Açılışına Katıldı 

Sultan Alparslan Kültür Merkezi 30 Ağustos Salonunda gerçekleştirilen programa İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya ile birlikte Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

İlim ve irfanın kalbi Konya’da öğrencilerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Konya, dört bir yanına ilm-i hâlin sindiği bir şehirdir. Mimarîde taşın konuştuğu, musikîde sözün semâya yükseldiği, pazarda alın terinin, dergâhta gönül dilinin hüküm sürdüğü topraklardır. Bu şehir, bilgi ile hikmetin, zanaatla sanatın buluştuğu yerdir. Benim de doğup büyüdüğüm, nefesini her an içimde hissettiğim memleketimdir.” dedi.

“Bizim Medeniyetimizde Gençlik Bir Ruhtur, Bir İddiadır, Bir İdealdir”

Kendisini dinleyen gençlere yönelik hitaplarda bulunan İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, şunları kaydetti:

“Gençlik, insanın başına hayatta bir kere geliyor. O yüzden gençliğinizin kıymetini bilin. Bakın biz de bugün Selçuk Üniversitemize, siz kıymetli gençlerimizden ilham almaya, güç almaya geldik. Çünkü bizim medeniyetimizde gençlik bir ruhtur, bir iddiadır, bir idealdir. Üniversiteler ise bir ülkenin aklını, vicdanını ve geleceğini inşa eden yapılardır. Bu anlamda Selçuk Üniversitesi yalnızca Konya’nın değil, Türkiye’nin de gurur kaynağıdır. Selçuk Üniversitesi’nin tarihi, Konya’nın köklü maarif geleneğinin bir devamıdır. Bu şehirde asırlardır medreselerden yükselen ilim sesi, bugün bu kampüslerde yankılanmaktadır. İnceminareli Medrese’de hadis; Sırçalı Medrese’de fıkıh öğretilirdi. O günün ilim yuvalarıyla, bugünün fakülteleri arasında bir ruh birliği vardır. Nitekim 1908’de kurulan Konya Hukuk Mektebi, Anadolu’da kurulan ilk yükseköğretim kurumudur. İşte Selçuk Üniversitesinin vizyonu, bu müktesebata dayanır. Üniversitemiz bugün, 70 bini aşkın öğrencisiyle Türkiye’nin en büyük bilim yuvalarından biridir. Bu başarı, kökleri derinlerde olan bir irfan ağacının bugünkü meyvesidir.”

“Kökü Derin Olmayan Ağaç Meyve Vermez, Geçmişini Bilmeyen Millet Geleceğini İnşa Edemez”

İlim, irfan ve hikmet yolunda yürüyen bir medeniyetin varisleri olduğunu ifade eden İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Bugün sizler, geçmişin mirasını taşıyan ve geleceği inşa edecek olan bir nesilsiniz. Unutmayın tarihimiz, özgüvenli olmak için bize yeterince referans sunmuştur. Referans mı arıyorsunuz? Hezarfen Ahmet Çelebi kanat takıp Galata Kulesinden uçtuğunda henüz 23’ündeydi. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettiğinde 21’indeydi. İbni Sina 18’indeyken Buhara Sultanını tedavi edecek kadar yetkin bir hekim olmuştu. Biruni 17 yaşında ilk astronomik gözlemini yaptı. El Cezeri 25 yaşında ilk otomatik sistemleri geliştirdi. Malazgirt’ten İstiklâl Harbi’ne, Karatay’dan İnce Minare’ye, ilk yerli İHA’dan dünyanın konuştuğu akıllı çözümlerimize değin o kadar çok referansımız var ki. Kökü derin olmayan ağaç meyve vermez, geçmişini bilmeyen millet geleceğini inşa edemez.” diye konuştu.

“Her Politikanın Merkezinde Gençlik Var, Eğitim Var, Bilim Var, Teknoloji Var, Değer Var”

Geçmişten aldıkları ilhamla geleceği daha güçlü inşa etmenin mücadelesini verdiklerini söyleyen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, Mevlana’nın “’Can konağını aramadaysan, cansın. Bir lokma ekmek arıyorsan, ekmeksin. Bir damla su arıyorsan, susun. Zulmün peşindeysen, zalimsin. Aşkı arıyorsan, aşıksın. Gönlün neye kapılmışsa, O’sun sen. Şu nükteyi biliyorsan, işi biliyorsun demektir: Neyi arıyorsan O’sun sen” sözlerine atıf yaparak şunları kaydetti:

“Peki siz neyi arıyorsunuz? Bunun cevabını sizler, kendinize vereceksiniz? Sayın Cumhurbaşkanımız, ‘Bizim ihtiyacımız olan gençlik, ülkesine ve milletine gönülden bağlı, çağın tüm donanımlarıyla kuşanmış, istikamet sahibi, nereye gittiğinin bilincinde bir gençliktir’ diyor. İşte bu anlayışla, Cumhuriyetimizin ikinci asrını Türkiye Yüzyılı vizyonu ile taçlandırıyoruz. Bu vizyonun en kıymetli unsuru ise sizlersiniz. Kurulan her cümlenin öznesi sizsiniz. Her politikanın merkezinde gençlik var, eğitim var, bilim var, teknoloji var, değer var. Yeni bir dönemin eşiğindeyiz; bilişim çağı, dijitalleşme, yapay zekâ, biyoteknoloji; paradigma hızla değişiyor. Fırsatlar büyük; daha adil erişim, daha hızlı üretim, daha verimli hizmet. Ama riskler de büyük. Algoritmik önyargılar, mahremiyetin olmaması, sahte içerik, bağımlılık döngüleri. Özellikle küreselleşmenin etkisiyle, tek tipleşmeye zorlayan, manevî alanı daraltan akımlara karşı en çok gençler hedefte. Onun için bilgiyle güçlü, değerle dirençli bir gençlik tasavvurunu savunuyoruz, savunmaya da devam edeceğiz.”

İçişleri Bakanlığı olarak en öncelikli hedefin “Türkiye’nin Huzuru” olduğunun altını çizen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Göreve geldiğimiz günden bugüne, her türlü suç ve suç odağıyla bu amaç uğruna mücadele ediyoruz. Peki verdiğimiz bu mücadelenin merkezinde kim var? Siz gençlerimiz var. Sizlerin huzuru, güvenliği ve geleceği var. Çünkü sizler, büyük ve güçlü Türkiye’nin bugünü ve yarınısınız. Bu mücadelede bizim en büyük destekçimiz de yine siz gençlerimizsiniz. Gençlerimizin önüne kurulan tuzaklar yok mu? Var elbette. Önümüzde uçsuz bucaksız, sınırları olmayan bir sanal dünya var. Bu dijital dünyanın her bir yanı karanlık dehlizlerle dolu. Klavye başında sinsice bekleyen yeni nesil düşmanlar var.” dedi.

“Siber devriyelerimiz, siber tehditlere karşı sarsılmaz bir kalkandır”

İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Yapay zekâ destekli algoritmaların kötüye kullanılması, Siber tehditleri her an kapımızı çalacak kadar yaygın ve yıkıcı bir güç haline getiriyor. Deepfake videolar, siber zorbalık, sanal bahis ve sanal kumar platformları; bir tıkla başlayan süreç, bir hayatı karartabiliyor. Siber devriyelerimiz, siber tehditlere karşı sarsılmaz bir kalkandır. Her biri her an tetiktedir. Ancak bu mücadelede sizlerin desteği çok kıymetli. Sizlerin dikkati çok değerli. Bir tehdit gördüğünüzde bize bildirin.” ifadelerini kullandı.

“Bir Bildiriminiz, Bir Genci Hayata Döndürebilir”

Bir diğer önemli mücadele alanının uyuşturucu olduğunu söyleyen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, şunları kaydetti:

“Tek cümle ile, uyuşturucu bir insanlık suçudur. Biz uyuşturucu ile mücadelemizi sadece ülkemiz için değil, tüm insanlık adına sürdürüyoruz. Bu illete karşı sıfır toleransla, milletçe omuz omuza mücadele ediyoruz. Narkokapan operasyonları düzenliyoruz. Hedefimiz özellikle gençlerimize musallat olan hem internet tabanlı haberleşme platformları üzerinden hem de mahalle ve sokak aralarında uyuşturucu madde satışı yapan, Sokak satıcılarından, baronlara kadar hepsini bir bir yakalamak. Bu kabine dönemimizde 89 bin 812 zehir tacirini tutukladık. 218 ton uyuşturucu madde, 248,3 milyon uyuşturucu hap ele geçirdik. Bu mücadele gençliğimiz için, geleceğimiz için, vatanımız için verilmektedir. Sizler de şüphe duyduğunuz anda, en küçük bir riskte 112 üzerinden bize ulaşın. UYUMA uygulamalarını aktif kullanın. Bir bildiriminiz, bir genci hayata döndürebilir.”

“Eksik Olan Bir Şey Var, O da Caydırıcılık”

Trafik güvenliği konusuna da özellikle değinen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “2024 yılında trafik kazalarında 6 bin 351 vatandaşımızı kaybettik. Kimi ay 510, kimi ay 530 canımızı yitirdik. Şimdi size bir soru sormak istiyorum, sizce bir ayda kabul edilebilir sayı kaçtır? Kesinlikle sıfır. İşte bu yüzden denetimleri artırıyoruz, Eğitimler veriyoruz, farkındalık videoları hazırlıyoruz. Ama yetmiyor. Eksik olan bir şey var. O da caydırıcılık.” dedi.

“Trafik Kültürünü Gençlerle Birlikte Oluşturacağız”

İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, şöyle devam etti:

“Son 6 yılda dur ihtarına uyulmadığı için 9 şehidimiz, 16 da gazimiz var. Yine son 6 yılda, sadece dur ihtarına uyulmadığı için 20 can kaybımız ve 1.939 da yaralımız var. Peki cezası ne kadar bu ihlalin? 2 bin 167 TL. Sizce bu caydırıcı mı? Cevabını vereyim hemen; 2024 yılında, dur ihtarına uyulmadığı için uygulanan cezai işlem sayısı 310 bin 744. Her 3 günde bir, kırmızı ışık ihlali yapıldığı için 1’er 1’er eksiliyoruz. Hız ihlali yüzünden günde 10 vatandaşımız hayatını kaybediyor. Bunu kabul edebilir miyiz? Buna göz yumabilir miyiz? Yumamayız elbette. Biz gözlerimizi kapadığımızda o feryatlar, o acılar yok olmuyor ki? Biraz önce, 2024 yılında, 6 bin 351 vatandaşımızı kaybettik demiştim. Bunların 780’i 0-18 yaş arasındaydı. 1881’i de 19-35 yaş arasında. Yani kaybettiğimiz canların 2 bin 661’i 35 yaşını geçmemiş gençlerimiz. Bu rakamlar vicdanımıza ağır geliyor. Günde 17.4 vatandaşımızı trafik kazalarından dolayı, toprağa vermek ağır geliyor. Bu amaçla cezalarda caydırıcılığın sağlanması, böylelikle de trafik kültürünün oluşması için Yeni Trafik Yasası Teklifi hazırladı. Gazi Meclisimiz bu yasayı onayladığında kalben inanıyoruz ki direksiyon başına geçen herkes, göreceksiniz daha sorumlu davranacak. Yolda makas atamayacak, drift yapamayacak, ‘Kızım evleniyor, oğlum askere gidiyor’ diye keyfine göre yolu kapatamayacak. Herkes gaza basmadan önce, kırmızı ışıkta geçmeden önce bir kez daha düşünecek. Her zaman her yerde söylediğim gibi, bizim amacımız trafik cezası kesmek değil ki. Bizim amacımız trafik kültürünü oluşturmak. Kurala uymanın hayat sigortası olduğunu içselleştiren bir trafik kültüründen bahsediyorum. İşte bu noktada, sizlerden, gençlerimizden destek bekliyoruz. Trafik kültürünü gençlerle birlikte oluşturacağız. Belki bunun için geç kaldık; ama çocuklarımız için erken davranmak zorundayız.”

İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, konuşmasını “Bizim için her biriniz birer umutsunuz. Büyük ve güçlü Türkiye hedefine, ancak sizlerin desteğiyle ulaşabiliriz. Yürekten inanıyorum ki siz inandıkça, siz düşündükçe ve siz çalıştıkça, Türkiye büyüyecektir. Bu duygu ve düşüncelerle 2025–2026 akademik yılının sizlere, Selçuk Üniversitesine, Konya’mıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Yolunuz bahtınız açık olsun. Derslerinizde, çalışmalarınızda her birinize başarılar diliyorum.” diyerek tamamladı.